En Güzel Sonbahar Bitkileri

Doğanın renkleri söz konusu olduğunda sonbahar müthiş bir mevsim. Ağaçlar ve parklar kırmızı, sarı ve turuncunun tonlarını sunarken, aynı renk çeşitliliğini balkon ve salonumuzdaki bitkilerde neden görmeyelim?

Sonbahar bitkileri arasında kapalı havaya, erken kararan günlere iyi gelecek, nefis renkleri ile kışlarımıza neşe getiren çiçeklerden favorim olanlarını, bakım ipuçlarıyla birlikte paylaşmak istiyorum. İşte sonbaharın güzelleri…

Sonbahar çiçekleri nelerdir?

Sonbahar kış çiçekleri listemde muhteşem rengi ile Atatürk Çiçeği yer alıyor.

Atatürk, Meksika kökenli bu süs bitkisinin Türkiye’de yetiştirilmesini istediği için Türkiye’deki bitki bilim insanları ona Atatürk Çiçeği ismini vermiş. Bu bitkinin ilginç yanı, kırmızı veya pembe yapraklarının çiçeğe benzemesi. Aslında çiçeği, ortadaki minicik güzellik…  

Atatürk Çiçeği, tıpkı diğer birçok çiçek gibi, hiçbir zaman doğrudan ve yoğun güneş ışığına maruz kalmamalı. Sıcağı da sevmediği için saksılar kalorifer peteği, klima gibi sıcak kaynaklardan uzakta olmalı. Bulunduğu ortamın 21 derecenin altında olması öneriliyor. Atatürk Çiçeği’nin sevmediği bir şey daha varsa, o da fazla nemli ortam… Saksının altındaki tabakta su kalırsa çiçek strese giriyor. Çok kolay bir bitki değil ama bu eşsiz görüntü için zahmete değer…       

Krizantem en popüler sonbahar kış çiçekleri arasında. Sonbahar parklarını süslediği gibi, küçük çiçekli ve kısa boylu olanları evde altı delikli veya drenajlı saksılarda kolayca yetişiyor ve canlı renkleri ile içimizi açıyor.

Bir papatya türü olan kasımpatı, farklı türleriyle eylül ve ekim aylarında çeşit çeşit renklerde çiçeklerini açıp güzelliğini sergiliyor. Büyük çiçekli türlerinde uzun çubuklarla çiçeğe destek vermek gerek.

Kasımpatı kışın soğuktan korunmalı; az miktarda su, oda sıcaklığında ılıştırılarak verilmeli. Çiçek açma döneminde güneş ışığının bolca (ama direkt değil)  geldiğinden emin olmalı.

Yüzlerce tomurcuk açtığında, alın size saksı içinde minik bir bahçe…

Sonbahar bitkileri arasında kratonu saymamak olmaz. Kırmızı, yeşil, turuncu, sarı, hatta siyah rengindeki yapraklarıyla bu mevsimi yansıtıyor.

Kraton, ışığı sevdiği için büyük bir pencerenin yanına konulduğunda mutlu olacaktır. Yazın bol, kışın daha az su ve ayda bir kez yapraklarına sprey ile su verilmesini sever.

Dikkat; ortamda nem az ve çiçek de susuz kalmış ise kraton güzelim yapraklarını dökmeye başlar. 

Menekşe olmasaydı, mor bu kadar güzel olabilir miydi?

Biraz ışık ve biraz da nem ile Afrika Menekşesi neredeyse her yerde yetişebilir. Yazın sürekli direkt güneşe maruz kalmamalı. Işığı eşit alabilsin diye arada saksıyı döndürmek lazım. Düzenli gübrelenmeyi ve toprağının her zaman nemli olmasını sever.

Çiçeğin ilginç bir özelliği, boyutundan büyük saksılarda kökleri iyicene büyüyene kadar çiçek açmayı durdurması. Minik saksılarda gayet mutlu kendisi…  

Elliye yakın türü bulunan draçenanın çiçek açan türüne sahipseniz, bakarsınız bir gün büyük yapraklarının arasından sürpriz bir şekilde minik beyaz çiçekler açabilir! Çiçeklerin tatlı kokusu da bütün salonunuzu sarabilir.

Genel olarak draçenanın sevdikleri: Torflu toprak, direkt gelmeyen bol gün ışığı, hafif nemli ortam, iyi su.

Sevmedikleri: Aşırı klorlu/kireçli su, karanlık, klima/kalorifer yüzünden çok kuru hava, 14 derecenin altında sıcaklık. 

Sonbaharda açan çiçekler içinde diğer bir favorim, süs yoncası. Çoğu türünün yaprak ve çiçekleri geceleri kapandığından uyku çiçeği de deniyor. Sabah geç açıp akşam erken kapamasından dolayı eskiden esnaf çiçeği denirmiş.

Süs yoncası suyu pek sevmiyor. Geçirgen bir toprakta, hafif gün ışığı alan bir alanda durmalı. Biraz nazlı bir çiçek… Bulutlu havada da kapanıyor.

Kurudu zannediyorsunuz, birkaç ay sonra coşuyor keratalar. Pembe ve beyaz, minik çiçekler açıyor.

Bu nasıl güzel bir kokudur! Türkiye’de yaygın olan katmerli şebboy türünün bir dalda üst üste açan nefis çiçekleri, bu kokunun nedeni olan uçucu yağlar nedeniyle sanayide de kullanılıyor.

Vitamin, gübre ve toprağının havalandırılmasına ihtiyaç duyuyor.

Şebboyu ilkbahar ve sonbaharda tohumdan ekebilir veya dallarından çelikle çoğaltıp saksıda köklendirebilirsiniz.

Yalnız bazen çiçeklerini hemen ilk yıl vermeyebilir, moralinizi bozmayın.